AÇIKLIYORUM DEDİ

Erzurum’da taşlı saldırıya uğrayan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’a geldi. Sabiha Gökçen Havalimanı’nda binlerce İstanbullu’ya seslenen İmamoğlu, kendisini, provokatör olmakla suçlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sert tepki göstererek, “Utanmaz adam, iftiracı, yalancı. Bu adam gözü dönmüş şekilde, gözü fırfır dönerek konuşuyor. Ahlakını yitirmiş bir adam.” ifadelerini kullandı.
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Erzurum’da seçim otobüsü üzerinde konuşma yaptığı esnada kalabalık bir grubun taşlı saldırısına uğradı. İmamoğlu konuşmasını yarıda kesip alandan ayrılırken, otobüsün camları kırıldı.
BİNLERCE İSTANBULLU HAVALİMANINA AKIN ETTİ
Olayın ardından CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Ekrem İmamoğlu’nu karşılamak için İstanbulluları Sabiha Gökçen Havalimanı’na davet etti. Kaftancıoğlu’nun çağrısına uyan binlerce İstanbullu Sabiha Gökçen Havalimanı’na akın etti.
İMAMOĞLU İSTANBUL’A GELDİ
İmamoğlu yaşananların ardından İstanbul’a geldi. Ekrem İmamoğlu, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda kendisini karşılayan vatandaşlara seslendi.
İmamoğlu’nun açıklamalarından satır başları şu şekilde:
” Sevgili İstanbullular. Hepinize çok teşekkür ediyorum. Ekrem’e değil milletimin her bir ferdine helal olsun. Sevgili hemşehrilerim, güzel insanlar. Biraz dertleşelim.
“UTANMAZ ADAM, İFTİRACI, YALANCI”
Önemli bir an yaşıyoruz. Tarihi bir sürecin içindeyiz. Erzurumlulara kırıcı davranmayın, onlar masum. Bugün o meydanda kim olduğu belli olmayan o 100-200 kişi asla masum değil. İçişleri Bakanı bir televizyon kanalına çıkarak Erzurumlulara nasıl provokatör dediğimi anlatacakmış. Utanmaz adam, iftiracı, yalancı. Bu adam gözü dönmüş şekilde, gözü fırfır dönerek konuşuyor. Ahlakını yitirmiş bir adam. Üç. defa kendim televizyonlara söyledim. Allah biliyor. O şehirde benim akrabalarım, ticaret yapan insanlarım var. Defalarca gittim. Erzurumlu boşuna dadaş adını almamıştır. Erzurumlu yiğittir.
“BU İŞİN ERZURUMLULARLA İLGİSİ YOK”
Bu akşamki yaşlanan süreci birazdan burada aydınlatacağım. Bu işin Erzurumlularla uzaktan yakından ilgisi yok. Erzurumlu bu bir avuç ne olduğu belli olmayan insana pabuç bırakacak bir şehir değildir, haddini bildirecektir, hiç kuşkum yok.
“EMNİYET MÜDÜRÜ NASIL BİR TALİMAT ALDI”
Emniyet Müdürü nasıl bir talimat aldı, nasıl bir talimat verdi ki o polis yerinden kımıldayamadı? Defalarca seyrediyorsunuz, ellerinde binlerce Türk bayrağı olan vatandaşa taş yağıyor dememe rağmen ne oldu da kılınızı kıpırdatmadınız?
“HAVALİMANINA GİDERKEN BİZİ BİR TRAFİK POLİSİ KORUDU”
İnsanları korumak için ayrıldığımı söyledim. Ben havalimanına giderken bizi bir trafik polisi korudu. Belediye Başkanı zavallıca bir hamle yaparak tarihe kara yönetici olarak geçmiştir.
“KAÇ KİŞİ GÖZALTINA ALINDI”
Emniyet Müdürü, ‘Vali’den bile talimat almayacaksın’ diye bir talimat almış mıdır? Hesabını verecek. Kaç kişi gözaltına alındı? Bana 1 kişinin haberi bile gelmedi.
“NİÇİN TEK BİR MÜDAHALE OLMADI”
Belediye Başkanı oraya o otobüsleri izinsizce koyarken niye sessiz kalındı? Vali Bey 5 bin polisle tedbir alındığını söylemesine rağmen bu sayıyı sahada görmediğimiz gibi niçin tek bir müdahale olmadı? Niçin biz havalimanına giderken yanımızda tek bir polis aracı bile bulunmadı?
“BU TAŞLAR KARDEŞLİĞİMİZE ATILMADI”
2,5 saat havalimanında beklememe rağmen tek bir Emniyet müdür yardımcısı, vali yardımcısı ya da bir yetkili gelip ‘Kardeşim geçmiş olsun, ne oldu?’ neden diyemedi? Bu soruların cevabını 1 hafta sonra tek tek milletimiz adına alacağız. Bu atılan taşlar İmamoğlu’na atılmadı; kardeşliğimize atıldı, bu memleketin beraberliğine atılmıştır. Bu azmettirici zihniyeti de biliyoruz. Biz bugün karşımızdaki bir avuç insanın siyasi stratejisinin içinde bulunan sistemi, aklı, birtakım düşünceleri, birtakım örgütlü yapıları açıklarken acaba biricikleri rahatsız mı oldu?
“ONLARDA UTANMA KALMADI”
Bu bir avuç insanın çocukları bile onlardan utanıyor, ama onlarda utanma kalmadı. Bunların hepsinin suratı meşin olmuş.
“HER BİRİNİZ BULUNDUĞUNUZ YERİ SEVGİYE BOĞACAKSINIZ”
Şimdi size zevkli bir şeyler söyleyeceğim. Güler yüzünüzü sakın yüzünüzden eksik etmeyin. Her biriniz bulunduğunuz yeri sevgiye boğacaksınız. 2019’da da seçimi elimizden almaya kalktılar. Bize oy vermeyenler bile ‘İyi ki bu adam kazandı’ dedi. Kötülüğe son vereceğiz, iyilik kazanacak. Hazır mıyız? Herkesle güzel konuşacağız, yüzümüz güleç gideceğiz.
“GÖRDÜKLERİNİZE DEYİN Kİ: KAZANIYORUZ”
Allah bu memleketi korusun, bu milleti korusun. Allah bu memleketi ve milleti bu bir avuç insanın kötülüklerinden korusun. Biz korkar mıyız? Her şey çok güzel olacak. Buradan evimize güler yüzlü, sakince gideceğiz. Aramızda kalsın, eve giderken gördüklerinize deyin ki: Kazanıyoruz! Allah yolumuzu açık etsin.”
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU ÇOK SERT CEVAPLARLA GELDİ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Erzurum mitinginde yaşananlar olayların ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik sosyal medya hesabından sert bir paylaşımda bulundu. Bakan Soylu, İmamoğlu’na “Kendisi provokatördür” dedi.
“BU PROVOKASYONU ADIM ADIM NASIL HAZIRLADIĞINI TEK TEK AÇIKLAYACAĞIM”
Bakan Soylu paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Erzurum halkına provokatör diyen Ekrem İmamoğlu’nun kendisi provokatördür. Bu provokasyonu adım adım nasıl hazırladığını tek tek açıklayacağım.”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ÜLKE TV canlı yayınında önemli açıklamalarda bulunuyor.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamalarından satır başları:
“BÖYLE BİR ŞEY TÜRK SİYASİ HAYATINDA YOK”
“Mitingin çok üzerindeydi. Bu bir duruştu. Türkiye’nin var olan bütün kazanımlarına sahip çıkma duruşuydu. Başkan Erdoğan’ın ‘Dünya 5’ten büyüktür’ sözüne bir karşılıktı. Ecevit’e, Erbakan’a, Demirel’e yapılanlara bir itirazdı. ABD’nin ve Avrupa’nın sillesini yemeyen siyasetçi yoktur. Bugün meydanda hepsinin hayallerini gerçekleştiren Tayyip Erdoğan’a sahip çıkan bir millet vardı. Bu ülkede isim kahramanların hayallerini gerçekleştiren Tayyip Erdoğan’a sahip çıkan 1 milyon 750 bin kişi vardı. Sayın Cumhurbaşkanımız konuşuyor, metrolarda binlerce insan sıraya girmişler, hala arabalarda insanlar geliyor, akın akın meydana geliyorlar. Konuşma bitti anda bile insanlar meydana geliyorlardı. Gelenler kadar, otobüslere sığmayıp geri dönenler var. Bazıları yürüyerek gelmeyi tercih etmişler. Böyle bir şey Türk siyasi hayatında yok. Türkiye siyasi hayatının en kalabalık mitingi gerçekleşti. Bu büyük bir sahipleniş. Tayyip Erdoğan’a, Türkiye’nin geleceğine.”
“TÜRKİYE’Yİ LGBT’YE TAŞIMAK İÇİN ADETA ANT İÇMİŞLER”
“Her şey açık. Bu seçimin özelliği şu herkes rolünü açık oynuyor. Hiç kimse rolünü gizlemiyor. Karşı taraf aslında neyi murad ettiğini oynuyor. Türkiye’nin gözüne baka baka LGBT diyorlar. (DER SPİEGEL) Bu başlık seçimden 1 hafta önce neyi ifade ediyor? Taht kırık, hilal kırık… 21 Şubat 1927 Atatürk için ‘Diktatör’… 1911, Atatürk için’Bıyıklı diktatör’ kapağı. Yine New York Times, ‘Hırçın Türkiye Başkanı’ (Turgut Özal). Böyle birçok başlığın olduğu, Türkiye’ye dışarıdan müdahale eden bir aklın olduğu seçime gidiyoruz. Bir taraftan tutsaklar serbest bırakılacak mesajı geliyor, Apo ile Selo’yu serbest bırakacağız. Kandil bir şey söylüyor, pas atıyor, burası anında cevap veriyor. Türkiye’yi LGBT’ye taşımak için adeta ant içmişler. O kadar çok bu konularda kendilerine ait daha önce planlanmış adımlarla hareket ediyorlar ve o kadar netler ki hiç kimse umurlarında değil.”
“BİDEN’IN ‘BU SEFER DARBEYLE DEĞİL, SEÇİMLE’ AÇIKLAMASINI HAFİFE ALMAMAK LAZIM”
“Türkiye küresel egemenliğin şu anda en büyük çarpışma alanı. Birinci çarpışma alanı burası. Çünkü diğerlerine nüfuz edebilmek burayı ele geçirebilmeleri lazım. Biden’ın 2019’da söylediği cümleleri hafife almamak lazım. Diyor ki, ‘Bu sefer darbeyle değil, seçimle…” Tayyip Erdoğan’ın yaptığı en büyük devrim nedir diye sorarsanız ‘1960 sonrası kurulan sistemi tasfiye etti.’ Tayyip Erdoğan’ın elini milyon kere öpmek lazım. Ben çok endişeliyim. Darbe başarısız oldu ve Türkiye darbeye karşı alarm halinde. 1915 Çanakkale Savaşı… Düşmanı sokmadık. 2 sene sonra 50 kilometre kadar ellerini kollarını sallayarak gelmediler mi? 15 Temmuz bir işgal hareketidir. Tekrar söylüyorum Tayyip Erdoğan’ın en büyük devrimi ‘1960’dan sonra ortaya çıkan sistemi tasfiye etmesidir.” Düşünsenize bizim son 2 yılda faili meçhul cinayetimiz yok. Türkiye batının oluşturduğu kurumları tasfiye etmiştir. Burada birkaç istisna var. Bu da o kurumdan değil, kurumu yönetenlerden kaynaklanıyor. Bazı basın kuruluşları batı ne diyecek diyerek hareket ederdi. Eskiden büyükelçiler Türkiye hakkında bir laf söylerken herkes alarm olurdu, şimdi ABD Başkanı bir şey söylediği zaman Türkiye sallanıyor. Türkiye Tayyip Erdoğan ile birlikte bu noktaya geldi. Biraz önce söz verdiğim ve gidemediğim Balkan Derneği’ne gittik. Biz bir şey söylemedik 2 bin kişi toplanmış. İnsanlar orada. Çıktım hala oradalar. İnsanlar şunu göstermek istiyor ‘Biz buradayız, bizim yerimiz burada’… Ben bunu gezi olayları sonrası Cumhurbaşkanımızın Ankara’ya gelişinde gördüm. Fas’tan döndü, Mersin’e gitti, Mersin’den Ankara’ya geldi. Orada çoluk, çocuk, aile bayraklarla birlikte bir yere koşuyorlar. Bir şeyi söylüyor insanlar bu ülke bu devlet birçok sorunla karşılaşmasına rağmen reis tekneyi karaya çıkardı, batırmadı. İnsanlar kendi geleceklerine ve geçmişlerine sahip çıkıyorlar.
“KANDİL BENDEN FAZLA AÇIKLAMA YAPIYOR”
“Eğer Batı’nın etkisi olan o ajan ve sızma dediğimiz unsurların tamamı ülke içerisinde olsaydı bunlarla başa çıkabilir miydik? Bir takım provokasyonlar, cinayetler yaşanacaktı. Türkiye’nin gündemini meşgul etmek için. Bunların hiçbiri yaşanmıyor artık. Türkiye terörle mücadelede farklı bir şeyler karşılaşmıyor. Cumhur İttifakı’nın bileşenleri bu medeniyet neyi ifade ediyorsa, Mescid-i Aksa, Buhara, Mescid-i Nebevi… Bu medeniyetin tamamını içeriyor Cumhur İttifakı. Bunu görüyor millet. Öbür ittifak neyi vaat ediyor peki? Kumar masası, diktatörlük, kumara dayandırdığı al ver tavrını vaat ediyor. Bunlar Amerika’nın çocukları. ABD burada kamu kurum ve kuruluşlarında yeterli sızma yapamadığı için bunu siyasi partilerle yapıyor. Kandil benden daha fazla açıklama yapıyor. Bir otobüsü eksik. Cemil Bayık’tan, Duran Kalkan’a kadar her biri. Sadece onlar değil, alttakiler de açıklama yapmaya başladı. Afrin’i özgürleştireceğiz, özerkliği ilan edeceğiz diyorlar. Şimdi burada vatandaş bunu görüyor. Milletimiz bunu görüyor. Gençler de bunu görüyor. Gençlerde de ciddi bir şekilde AK Parti’ye yöneliş var. Çünkü karşı taraftaki düzensizliği, nizamsızlığı, ahenksizliği, kakafoniyi, kaos yapısını çok net bir şekilde görüyorlar.”
“AKŞENER MİLLETÇİYDİ ŞİMDİ PKK İLE AYNI YERDE DURUYOR”
“Bakın 15 Temmuz darbe girişimi, pandemi, 6 Şubat Depremi, seller, Ukrayna-Rusya savaşı, terör devleti saldırıları… Hepsiyle karşı karşıya kaldık. Parlamenter sistemde kalsak bir gün hükümeti tutmazlardı. Cumhur İttifakı tam değerler ittifakıdır. Meral Akşener neyi ifade ediyor? Milletçiydi şimdi PKK ile aynı yerde duruyor. Masaya kumar masası dedin sonra tekrar geri geldin. Söylediği sözde şu ‘Ben seçimin sonuna kadar ağzımı kapatıyorum’ dedi. Demek ki seçimden sonra başka sorunlar açılacak Türkiye’de. Türkiye koalisyonların zararını hep beraber yaşadı. Çünkü Batı o koalisyonlardan birine çomağı sokar ve o koalisyonu dağıtır.”
“CHP’DE 15 MAYIS’TA YENİ BİR TASFİYE GERÇEKLEŞECEK”
“1989’lardaydı. Garaj Operasyonu vardı. CHP içerisinde bu mücadele hep sürer. O gün operasyonu yapanlar bugünkü CHP’yi yönetenlere Türkiye’nin ali menfaatlerine bağlı görmezler. Olay bu kadar açık. Bunlara CHP devredilemez derler. Ve onları tasfiye etmişlerdir. O tasfiye edilen grup, o operasyonları yapan grupları tasfiye etmiştir. CHP’de 15 Mayıs’ta Allah’ın izniyle yeni bir tasfiye gerçekleşecek. Benim kanaatime göre yeniden CHP’yi kendi siyasi çizgisine dönüştürecekler. 4-11 Eylül’de Sivas Kongresi var ve 11 Eylül’de kararlar açıklanıyor. Neticede o heyetten 2 karar tartışılıyor. Birincisi ABD’nin manda ve himayesini kabul etmemiz lazım. İkincisi de diyor ki elimizi versek kolumuzu kurtaramayız. Şartlar çok sıkışık. Oradan 2 karar çıkıyor. Milletin geleceğini milletin kararı kurtarır ve manda ve himaye kabul edilemez. O günkü mandacıları kabul eden zihniyet bugün CHP’yi işgal etmişler. Çok net bir durum bu. Amerikan mandacıları CHP’yi işgal etmişler. Türkiye’ye bir manda ve Amerikan güzergahı çizmişler.”
Kaynak: Haberler com